TİSK Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:
“Salgın döneminde, herkesin yararına olacak kararları müzakere ve dayanışmayla almaya özen gösterdik. Bundan sonra da iş birliği ve diyaloğa dayalı tutumumuz devam edecek. Bu dönemde istihdamı ve işletmeleri korumak için sağlanan destekler ve iş birliğinden dolayı hükümetimiz başta olmak üzere tüm paydaşlarımıza da teşekkür ederiz.
Bu yıl, asgari ücret müzakereleri küresel boyutta devam eden olağanüstü ekonomik şartların gölgesinde gerçekleşecek. Ne yazık ki tüm dünyada artan emtia fiyatları, enerji ve taşıma maliyetlerinin yanı sıra çip krizi gibi küresel sorunlar ve yüksek belirsizlik ortamı birçok sektörü olumsuz etkilemeye devam ediyor. Diğer yandan, hizmet sektörünün de toparlanması için halen zamana ihtiyaç duyuluyor. Bu nedenle, dönemin koşulları dikkate alınarak dengeli bir asgari ücret belirlenmesi her zamankinden çok daha büyük bir önem taşıyor.
Birinci önceliğimiz her zaman olduğu gibi ülkemizin ve çalışanlarımızın sürdürülebilir refahı. Bu süreçte hükümetimiz, başta TÜRK-İŞ olmak üzere işçi konfederasyonlarımız ve 81 ildeki işletmelerimiz ile sıkı bir istişare halindeyiz. Tüm yaklaşımlarımızda temel aldığımız “yeni nesil sendikacılık” bakış açımız ile bizim için çalışanımızla birlikte büyümek esas. Çalışanlarımızın hayat kalitesini artıran, işletmelerimize değer katan her türlü kararın en büyük destekçisiyiz. Asgari ücret için, gerek küresel enflasyon, gerek ülkemizin rekabetçiliğini etkileyen diğer faktörler de değerlendirilerek akılcı bir seviyede uzlaşı sağlanacağına inanıyoruz.
Küresel rekabet dengelerinin bu kadar kritik olduğu bir senede, başta asgari ücret olmak üzere tüm ücretler üzerindeki %15’den %40’a varan vergi oranlarının kademeli olarak azaltılmasını çalışan ve işverenler üzerindeki baskıyı azaltacak yegane formül ve çözüm yolu olarak görüyoruz. Atılacak bu adımla rekabet içinde olduğumuz ülkelere göre daha yüksek seviyede olan ücretler üzerindeki vergilerin kademeli olarak düşürülerek uluslararası rekabet gücümüze zarar vermeden çalışanların gelirlerinin artırılabileceğine inanıyoruz.
“Birlikte Mümkün” anlayışı ile bu zor dönemi yine işçi, işveren ve hükümetimizle birlikte açık diyalog ve dayanışma yoluyla en iyi şekilde aşacağımıza olan inancımız tam. Geleceğimize, çalışanlarımıza, işletmelerimize ve işimize katkı sağlayacak her türlü karara destek vermeye hazırız.”
Bununla ilgili tartışma post